TOP
我的荣耀 开启荣耀之旅
Merhaba. Günümüzde telefon, fotoğraf makinesi Seçimi yaparken insanlar (fotoğrafçılık ve ya kamera ile ilgili teknik bilgisi olmayan) genelde "X cihazının mp (Megapixel) değeri daha yüksek, daha iyi fotoğraf çekiyor diye düşünür. Peki gerçekten öyle midir? Kameranın kalitesini hangi etkenler belirler? Gelin bu konuyu masaya yatıralım.
Kameraları incelerken ana etmenler vardır. Makine ve telefonlarda farklılık gösterebilse de temel mantık ayndır.
1)Sensör:
Sensör nedir? Sensör, basitçe görüntünün yansıtılıp algılandığı kısımdır. Gözümüzle bağlantı kuracaksak, sarı lekenin ve ağ tabakanın görevlerinin benzerini yapar gibi düşünülebilir. Sensörün kalitesi, taşıdığı teknolojiler ve boyutu; kaliteyi etkileyen en büyük etkenlerdir. - Telefon konusunda Sony ve Leica'yı başarılı buluyorum. Samsung sensörler biraz daha başarısız geliyor bana. Fotoğraf makineleri için genelde Canon kullandığım için net bir şey söyleyemem. –
2)F (Diyafram) değeri:
Kameralarımızı incelerken F, diyafram değeri görürüz. Bu değerin yüksek olması mı yoksa düşük olması mı iyidir? Cevap düşük olmasıdır. Diyafram değeri ne kadar düşükse = diyafram o kadar açılabiliyordur. Bu da düşük ışık çekimlerinin daha iyi olacağı, portre çekimlerde arka planla nesnenin o kadar ayırt edilebilir (keskin) fotoğraflar çekebileceğimiz ve arka planın daha bulanık olacağı anlamına gelir. Diyaframı gözümüzle bağdaştıracak olursak, göz bebeği diyebiliriz (sadece genişleyip daralması konusunda). - Diyafram
konusunda telefonlarımızda portrenin yazılım ile yapıldığını unutmamakta fayda var. -
3)Kamera sayısı:
Mobil için geçerli olan bu etken tamamen modele bağlıdır. Telefonlarımızda 2. Kamera genelde portre ve telefoto (2x optik zoom) için kullanılır. 2. Kameranın olması tek kamera bulunmasından daha iyidir diye bir yargı yapılamaz. Örnek vermem gerekirse; Google Pixel 3Xl adlı tek kameralı cihaz, piyasadaki kaç kameralı olursa olsun bir çok cihazdan çok daha başarılı portre çekmektedir. Çünkü telefonlarımızda portre yazılımsaldır. Google'ın yazılımı da süperdir. Ardından gelen 3. Kamera genelde geniş açı çekim yapmaktadır. İşte bu normal fotoğraf çekerken yazılımın yapabileceği bir şey değildir. – Birçok cihazı test ederken geniş açı çekimler yapmıştım, düşük ışık haricinde gayet iyi sonuçlar verdiğini söyleyebilirim. - 4. kamera P30 Pro'da 50x zoom için kullanılsa da, 5 kameraya sahip Nokia 9 PureView konusu sadece gösteriş, reklam olayı ve bir nevi (argoda) sidik yarışıdır.
4)Yazılım:
Yukarıdaki "kamera sayısı" maddesinde de örnek verdiğim gibi büyük önem taşıyan bir diğer konu yazılımdır. Fotoğraf makinelerimizde otomatik modda iş yaparken (İSO, diyafram, enstantane ayarlarken), telefonlarımızda portre, otomatik mod, yapay zeka gibi bir çok yerde iş yapmaktadır. - Kamera yazılımında Google'ı çok beğeniyor, başarılı buluyorum. Huawei'nin yazılımı fazla kontrast ekliyor, onun dışında güzel çalışıyor. Apple'ın kamera yazılımında extra bir şeyler olmasa da güzel ve stabil çalışıyor. Xiaomi'ninkini de beğensem de Samsung'un kamera yazılımı için aynısını söyleyemeyeceğim, bana "daha iyileri var" dedirttiriyor. –
5)Megapixel:
Megapixel düşünüldüğü gibi kameralarda her şey değildir. Günümüzde ortalama 24mp olan Dslr kameralar varken, telefonlarımız 48mp görüyor hatta 100mp kameraya sahip bir cihaz çıkacağı iddiaları bile vardı. Fakat baktığımızda hiçbir telefon kamerası bir Dslr kalitesi, keskinliği, portresi veremiyor. Peki megapixel değeri hiç mi etkili değil? Etkili. Peki ne konuda, onu da cevaplayayım. Megapixel, görüntüyü oluşturan taneciklerdir. 1 megapixel yaklaşık 1 milyon pixelden oluşur. Yani megapixel ne kadar yüksekse, baskı alırken kalite o kadar az bozulur. - Gerçi günümüzde kaç kişi fotoğraflarını baskılıyor, o da başka bir konu.. – Ayrıca fotoğrafta yakınlaştırma, kırpma gibi işlemler yaparken görüntünün az bozulmasını sağlar.
- Dünyanın en kaliteli fotoğrafını (195.000.000.000megapixel) içimden geldiği için bu maddeye eklemek istedim :) http://www.bigpixel.cn/t/5834170785f26b37002af46d -
6)OIS/EIS:
OİS: "Optik İmaj Sabitleyicisi"nin kısaltmasıdır. Genelde tripodsuz, elde çekim yaparken, kameranın titreşimlerini, hareketlerini yumuşatmak amaçlı geliştirilmiş bir teknolojidir. Özellikle zoom yaparken en ufak titreşimlerin bile fotoğrafta büyük etki oluşturmasına engel olmaya çalışmaktadır. Kameranın, çerçeveye direkt sabit olarak durmayarak, esnek yapıya sahip bir materyalle tutturulması ve bu sayede az da olsa hareket edebilmesi, OIS teknolojisinin mantığıdır. EIS'in açılımı ise "Elektronik İmaj Sabitleyicisi"dir. Yani OIS gibi fiziksel bir yapı olmasa da, yazılımsal olarak titreşimi, hareketleri yumuşatmaya çalışmaktadır.
Buradan, "Optik, yazılımdan her zaman iyidir", "OIS, EIS'den iyidir" gibi bir sonuçlar çıkarılamaz. Ne yazılımlar vardır ki optik sabitleyiciden, kameradan iyi iş çıkarır.
7)Odaklama:
Odaklama konusunu 2 alt başlığa ayıracağım:
a) Odak Mesafesi/Uzaklığı:
Gelen ışığın toplandığı yer (nodal nokta) ile sensör arasındaki mesafe, odak uzaklığıdır. Basit bir dille bu şekilde anlatılabilir. Bu değer milimetre ölçüleriyle belirtilir. Bu mm değeri ne kadar büyükse, görüş açınız dardır yani zoom yapmışsınızdır. Mm değeri ne kadar düşükse görüş açısı büyür yani geniş açıyla çekiyorsunuzdur.
b) Odak Hızı:
Telefon reklamlarında görmeye alıştığımız 0.x saniyede odaklama yapan kamera zımbırtıları aslında önemli. Oraya yazılan değerlerin en uygun ışık şartlarında denendiğini bir kenara bırakalım, hem SLR kameralarımızla hem de akıllı telefonlarımızla hareketli nesneleri çekmeyi bazen istiyoruz. Telefonunuzun iyi bir odaklama süresi, düşük enstantane değeri yoksa fotoğrafı yakalamak, net çekmek zor olacaktır. Her geçen gün gelişen odak teknolojilerine (örn. Dual Pixel AF, Lazer odaklama teknolojileri, Focus Pixels…) rağmen hala düşük ışıkta sıkıntı çekildiğini görebilirsiniz. Kısacası kameranızın odak hızı ne kadar iyiyse, hareketli nesneleri çekmek/hızlı fotoğraf çekmek o kadar kolay olacaktır.
8)Objektifin özellikleri:
İnternette SLR gövdenize lens ararken bir lensin 600Tl, diğerinin ise 20.000Tl olduğunu görebilirsiniz. Peki bu kocaman fiyat farkını ne oluşturuyor? Gelin bunu tartışalım. Sirkeci’ye sevgili arkadaşım Ahmet’le gittiğimde Canon Deneyim Merkezi’ne uğradık. -Ahmet’de fotoğrafçılıkla uğraşıyor.- 70-200mm lensi denemek istedim ve meşhur 5D Mark IV’e objektifi taktık. Örnek yaptığımız birkaç çekim ve oradaki ilgili, samimi görevli abimizle konuşarak şunu gözümle görmüş oldum. “Gerçekten çok çok iyi fotoğraf çekiyor. Gövdeden bahsetmiyorum. O fotoğrafın keskinliği, arka plan derinliği/bulanıklığı çok iyiydi. Artık kendi sahip olduğum, eşten dosttan test ettiğim makineler, telefonalar artık beni tatmin edemiyor diyebilirim : ) Tabiki mm değerlerinin yüksek olması, Canon’un en üst düzey serisinde yer alması, malzeme kalitesi vs vs. birçok şey etki etse de parasını hak ettiğini sonuçları/çektiği fotoğrafları görünce anlıyorsunuz. Örneğin orada 24-70mm lensi de denedik. O objektif de yüksek fiyat etiketiyle bilinir. Mm değerlerinin çok yüksek olmadığını görüyoruz. Ama fiyatına, yine çektiğiniz fotoğraflara bakınca hak veriyorsunuz.
Malzeme kalitesi büyük bir etken. Diyafram bıçaklarının sayısı, genel anlamda plastiğin kalitesi, plastik mi metal mi bayonet kullanıldığı, lensin türü (örn. Geniş açı, zoom lens, makro lens, pancake lens…) gibi pek çok etken var. Aynı mm, F değerlerine sahip farklı marka objektiflerin bile arasındaki farklar sokaktan geçen bir insanın anlayabileceği düzeyde olabiliyor.
9)Gövde:
Her ne kadar objektifler, ekipmanlar önemli olsa da SLR kameralarda gövdenin önemi büyüktür. Minimum/maximum enstantane değeri, min/max ISO değeri, sensör kalitesi, hızlı/art arda çekim gibi pek çok önemi vardır. Aynalı, aynasız gibi çeşitleri bulunsa da bu yazıda bunun detaylarına değinmeyeceğim.
Son olarak bunların en iyisine de sahip olsanız, farklı bakış açısı, güzel bir kompozisyon oluşturacak hayal gücünüz, fotoğrafçı gözünüz yoksa bunların hiçbirinin anlamı yok...
Başlıca kamera kalitesini etkileyen faktörler bunlar. Bu yazıyı okuduktan sonra umarım biraz olsun konu hakkında fikir edinebilmişsinizdir. Yararlı olduysa, ne mutlu bana. Unuttuğum noktalar varsa, yorum olarak belirtirseniz sevinirim. Kendimi geliştirmek için buradayım.
Kerem Tokdemir
Diğer sosyal medya platformlarından beni takip edebilirsiniz :)
İnstagram: https://www.instagram.com/o.kerem_tokdemir/
Facebook: https://www.facebook.com/omerkerem.tokdemir
YouTube: https://www.youtube.com/channel/UCbjRYsRawUX4wX3sbIXNRhA?view_as=subscriber
Diğerleri tarafından paylaşılan görseller ( {0} ) -
Diğerleri tarafından paylaşılan görseller ( {0} ) -
Club
Toplam kullanıcı
Toplam gönderi
Bugünün gönderileri
Follow Honor
Share your stories
Gizlilik bildirimi Kullanım şartları Çerez Politikası
Copyright © 2020-2022 HONOR Information Technology Co., Ltd. Tüm hakları saklıdır.
We use cookies and similar technologies to make our website work efficiently, as well as to analyze our website traffic and for advertising purposes.
By clicking on "Accept all cookies" you allow the storage of cookies on your device. For more information, take a look at our Cookie Policy.
Functional cookies are used to improve functionality and personalization, such as when playing videos or during live chats.
Analytical cookies provide information on how this site is used. This improves the user experience. The data collected is aggregated and made anonymous.
Advertising cookies provide information about user interactions with HONOR content. This helps us better understand the effectiveness of the content of our emails and our website.
Merhaba. Günümüzde telefon, fotoğraf makinesi Seçimi yaparken insanlar (fotoğrafçılık ve ya kamera ile ilgili teknik bilgisi olmayan) genelde "X cihazının mp (Megapixel) değeri daha yüksek, daha iyi fotoğraf çekiyor diye düşünür. Peki gerçekten öyle midir? Kameranın kalitesini hangi etkenler belirler? Gelin bu konuyu masaya yatıralım.
Kameraları incelerken ana etmenler vardır. Makine ve telefonlarda farklılık gösterebilse de temel mantık ayndır.
1)Sensör:
Sensör nedir? Sensör, basitçe görüntünün yansıtılıp algılandığı kısımdır. Gözümüzle bağlantı kuracaksak, sarı lekenin ve ağ tabakanın görevlerinin benzerini yapar gibi düşünülebilir. Sensörün kalitesi, taşıdığı teknolojiler ve boyutu; kaliteyi etkileyen en büyük etkenlerdir. - Telefon konusunda Sony ve Leica'yı başarılı buluyorum. Samsung sensörler biraz daha başarısız geliyor bana. Fotoğraf makineleri için genelde Canon kullandığım için net bir şey söyleyemem. –
2)F (Diyafram) değeri:
Kameralarımızı incelerken F, diyafram değeri görürüz. Bu değerin yüksek olması mı yoksa düşük olması mı iyidir? Cevap düşük olmasıdır. Diyafram değeri ne kadar düşükse = diyafram o kadar açılabiliyordur. Bu da düşük ışık çekimlerinin daha iyi olacağı, portre çekimlerde arka planla nesnenin o kadar ayırt edilebilir (keskin) fotoğraflar çekebileceğimiz ve arka planın daha bulanık olacağı anlamına gelir. Diyaframı gözümüzle bağdaştıracak olursak, göz bebeği diyebiliriz (sadece genişleyip daralması konusunda). - Diyafram
konusunda telefonlarımızda portrenin yazılım ile yapıldığını unutmamakta fayda var. -
3)Kamera sayısı:
Mobil için geçerli olan bu etken tamamen modele bağlıdır. Telefonlarımızda 2. Kamera genelde portre ve telefoto (2x optik zoom) için kullanılır. 2. Kameranın olması tek kamera bulunmasından daha iyidir diye bir yargı yapılamaz. Örnek vermem gerekirse; Google Pixel 3Xl adlı tek kameralı cihaz, piyasadaki kaç kameralı olursa olsun bir çok cihazdan çok daha başarılı portre çekmektedir. Çünkü telefonlarımızda portre yazılımsaldır. Google'ın yazılımı da süperdir. Ardından gelen 3. Kamera genelde geniş açı çekim yapmaktadır. İşte bu normal fotoğraf çekerken yazılımın yapabileceği bir şey değildir. – Birçok cihazı test ederken geniş açı çekimler yapmıştım, düşük ışık haricinde gayet iyi sonuçlar verdiğini söyleyebilirim. - 4. kamera P30 Pro'da 50x zoom için kullanılsa da, 5 kameraya sahip Nokia 9 PureView konusu sadece gösteriş, reklam olayı ve bir nevi (argoda) sidik yarışıdır.
4)Yazılım:
Yukarıdaki "kamera sayısı" maddesinde de örnek verdiğim gibi büyük önem taşıyan bir diğer konu yazılımdır. Fotoğraf makinelerimizde otomatik modda iş yaparken (İSO, diyafram, enstantane ayarlarken), telefonlarımızda portre, otomatik mod, yapay zeka gibi bir çok yerde iş yapmaktadır. - Kamera yazılımında Google'ı çok beğeniyor, başarılı buluyorum. Huawei'nin yazılımı fazla kontrast ekliyor, onun dışında güzel çalışıyor. Apple'ın kamera yazılımında extra bir şeyler olmasa da güzel ve stabil çalışıyor. Xiaomi'ninkini de beğensem de Samsung'un kamera yazılımı için aynısını söyleyemeyeceğim, bana "daha iyileri var" dedirttiriyor. –
5)Megapixel:
Megapixel düşünüldüğü gibi kameralarda her şey değildir. Günümüzde ortalama 24mp olan Dslr kameralar varken, telefonlarımız 48mp görüyor hatta 100mp kameraya sahip bir cihaz çıkacağı iddiaları bile vardı. Fakat baktığımızda hiçbir telefon kamerası bir Dslr kalitesi, keskinliği, portresi veremiyor. Peki megapixel değeri hiç mi etkili değil? Etkili. Peki ne konuda, onu da cevaplayayım. Megapixel, görüntüyü oluşturan taneciklerdir. 1 megapixel yaklaşık 1 milyon pixelden oluşur. Yani megapixel ne kadar yüksekse, baskı alırken kalite o kadar az bozulur. - Gerçi günümüzde kaç kişi fotoğraflarını baskılıyor, o da başka bir konu.. – Ayrıca fotoğrafta yakınlaştırma, kırpma gibi işlemler yaparken görüntünün az bozulmasını sağlar.
- Dünyanın en kaliteli fotoğrafını (195.000.000.000megapixel) içimden geldiği için bu maddeye eklemek istedim :) http://www.bigpixel.cn/t/5834170785f26b37002af46d -
6)OIS/EIS:
OİS: "Optik İmaj Sabitleyicisi"nin kısaltmasıdır. Genelde tripodsuz, elde çekim yaparken, kameranın titreşimlerini, hareketlerini yumuşatmak amaçlı geliştirilmiş bir teknolojidir. Özellikle zoom yaparken en ufak titreşimlerin bile fotoğrafta büyük etki oluşturmasına engel olmaya çalışmaktadır. Kameranın, çerçeveye direkt sabit olarak durmayarak, esnek yapıya sahip bir materyalle tutturulması ve bu sayede az da olsa hareket edebilmesi, OIS teknolojisinin mantığıdır. EIS'in açılımı ise "Elektronik İmaj Sabitleyicisi"dir. Yani OIS gibi fiziksel bir yapı olmasa da, yazılımsal olarak titreşimi, hareketleri yumuşatmaya çalışmaktadır.
Buradan, "Optik, yazılımdan her zaman iyidir", "OIS, EIS'den iyidir" gibi bir sonuçlar çıkarılamaz. Ne yazılımlar vardır ki optik sabitleyiciden, kameradan iyi iş çıkarır.
7)Odaklama:
Odaklama konusunu 2 alt başlığa ayıracağım:
a) Odak Mesafesi/Uzaklığı:
Gelen ışığın toplandığı yer (nodal nokta) ile sensör arasındaki mesafe, odak uzaklığıdır. Basit bir dille bu şekilde anlatılabilir. Bu değer milimetre ölçüleriyle belirtilir. Bu mm değeri ne kadar büyükse, görüş açınız dardır yani zoom yapmışsınızdır. Mm değeri ne kadar düşükse görüş açısı büyür yani geniş açıyla çekiyorsunuzdur.
b) Odak Hızı:
Telefon reklamlarında görmeye alıştığımız 0.x saniyede odaklama yapan kamera zımbırtıları aslında önemli. Oraya yazılan değerlerin en uygun ışık şartlarında denendiğini bir kenara bırakalım, hem SLR kameralarımızla hem de akıllı telefonlarımızla hareketli nesneleri çekmeyi bazen istiyoruz. Telefonunuzun iyi bir odaklama süresi, düşük enstantane değeri yoksa fotoğrafı yakalamak, net çekmek zor olacaktır. Her geçen gün gelişen odak teknolojilerine (örn. Dual Pixel AF, Lazer odaklama teknolojileri, Focus Pixels…) rağmen hala düşük ışıkta sıkıntı çekildiğini görebilirsiniz. Kısacası kameranızın odak hızı ne kadar iyiyse, hareketli nesneleri çekmek/hızlı fotoğraf çekmek o kadar kolay olacaktır.
8)Objektifin özellikleri:
İnternette SLR gövdenize lens ararken bir lensin 600Tl, diğerinin ise 20.000Tl olduğunu görebilirsiniz. Peki bu kocaman fiyat farkını ne oluşturuyor? Gelin bunu tartışalım. Sirkeci’ye sevgili arkadaşım Ahmet’le gittiğimde Canon Deneyim Merkezi’ne uğradık. -Ahmet’de fotoğrafçılıkla uğraşıyor.- 70-200mm lensi denemek istedim ve meşhur 5D Mark IV’e objektifi taktık. Örnek yaptığımız birkaç çekim ve oradaki ilgili, samimi görevli abimizle konuşarak şunu gözümle görmüş oldum. “Gerçekten çok çok iyi fotoğraf çekiyor. Gövdeden bahsetmiyorum. O fotoğrafın keskinliği, arka plan derinliği/bulanıklığı çok iyiydi. Artık kendi sahip olduğum, eşten dosttan test ettiğim makineler, telefonalar artık beni tatmin edemiyor diyebilirim : ) Tabiki mm değerlerinin yüksek olması, Canon’un en üst düzey serisinde yer alması, malzeme kalitesi vs vs. birçok şey etki etse de parasını hak ettiğini sonuçları/çektiği fotoğrafları görünce anlıyorsunuz. Örneğin orada 24-70mm lensi de denedik. O objektif de yüksek fiyat etiketiyle bilinir. Mm değerlerinin çok yüksek olmadığını görüyoruz. Ama fiyatına, yine çektiğiniz fotoğraflara bakınca hak veriyorsunuz.
Malzeme kalitesi büyük bir etken. Diyafram bıçaklarının sayısı, genel anlamda plastiğin kalitesi, plastik mi metal mi bayonet kullanıldığı, lensin türü (örn. Geniş açı, zoom lens, makro lens, pancake lens…) gibi pek çok etken var. Aynı mm, F değerlerine sahip farklı marka objektiflerin bile arasındaki farklar sokaktan geçen bir insanın anlayabileceği düzeyde olabiliyor.
9)Gövde:
Her ne kadar objektifler, ekipmanlar önemli olsa da SLR kameralarda gövdenin önemi büyüktür. Minimum/maximum enstantane değeri, min/max ISO değeri, sensör kalitesi, hızlı/art arda çekim gibi pek çok önemi vardır. Aynalı, aynasız gibi çeşitleri bulunsa da bu yazıda bunun detaylarına değinmeyeceğim.
Son olarak bunların en iyisine de sahip olsanız, farklı bakış açısı, güzel bir kompozisyon oluşturacak hayal gücünüz, fotoğrafçı gözünüz yoksa bunların hiçbirinin anlamı yok...
Başlıca kamera kalitesini etkileyen faktörler bunlar. Bu yazıyı okuduktan sonra umarım biraz olsun konu hakkında fikir edinebilmişsinizdir. Yararlı olduysa, ne mutlu bana. Unuttuğum noktalar varsa, yorum olarak belirtirseniz sevinirim. Kendimi geliştirmek için buradayım.
Kerem Tokdemir
Diğer sosyal medya platformlarından beni takip edebilirsiniz :)
İnstagram: https://www.instagram.com/o.kerem_tokdemir/
Facebook: https://www.facebook.com/omerkerem.tokdemir
YouTube: https://www.youtube.com/channel/UCbjRYsRawUX4wX3sbIXNRhA?view_as=subscriber